29 Kasım 2014

Sağlıklı ve Mutlu Çocuklar Yetiştirmek İçin....(I)

Anne ve baba olarak hepimizin en önemli amacı çocuklarımızı sağlıklı ve mutlu çocuklar olarak yetiştirmektir. Sağlık kısmı işin nispeten kolay kısmı sayılabilir. Sağlık, tanımı net ve açık bir kavramdır peki ya mutluluk? Mutlu bir çocuk yetiştirmek?

Bu konu hakkında konuşurken dikkate almamız, gözden geçirmemiz ve farkında olmamız gereken pek çok madde var. Tüm bu maddeleri tek bir yazıda birleştirmek bu konuyu hafife almak olacaktır. O yüzden bu gün bir noktaya odaklanacağız: pasif ebeveynlik sendromu.



Pasif ebeveynlik sendromu nedir?

Anne ve baba olarak bizler hayatlarımızı her zamanki gibi sürdürdüğümüzde, ebeveynliğin de kendiliğinden olacağını zannedebiliyoruz. Halbuki, anne baba olmak eylem gerektirir, bilinçli ve koruyucu olmamızı gerektirir. Anne baba olmak çocuklarımıza yaşam, dürüstlük, insan ilişkileri, doğru ve yanlış kavramlarını bilinçli bir şekilde öğretmeyi gerektirir. Çocuklarımızın bağımsız, sorumluluk sahibi ve özgüvenli birer yetişkin olmaları konusunda aktif adımlar atmamızı gerektirir.

Ebeveynlik, olduğumuz bir şey değil yapmamız gereken bir görevdir. Tatili olmayan, mesaisi hiç bitmeyen bir görev! Çocuğunuzla parkta oyun oynamak, beraber bir aktivite yapmak, ya da sizin yapmak zorunda olduğunuz bir işe yardımcı olmasına izin vermek, sizinle bir şeyler yapmasını sağlamak... Tüm bunlar aktif ebeveynliğin birer parçasıdır. Buna karşılık, fiziksel olarak bütün gün beraber olup da hiç bir şey paylaşmadan günü geçirmek (beraber parka ya da oyun alanına gitmiş olsanız bile, hatta bütün gün onu mutlu etmek için sadece onun istediklerini yapmış olsanız bile) aktif anne babalık değildir. Bütün günü beraber geçirmiş olsak da, gerçekten çocuğumuzla bir şeyler paylaşmış, beraber olmuş gibi hissedebiliyor muyuz? İşte günün sonunda kendimize sormamız gereken soru bu!

Burada önemle altını çizmek istediğim nokta şudur: aktif bir ebeveyn olmak için hayatınızdaki herşeyi bırakıp, bütün zamanınızı çocuklarınızla geçirmeniz gerekmez. Pek çoğumuz stresli ve yoğun hayatlar sürmekteyiz. Pek çok sorumluluğumuz var. Ancak işimiz, dinlenme ihtiyacımız ve anne baba olarak yapmamız gerekenler arasında bir denge kurmalıyız.

Anne ve baba olarak dikkat etmemiz gereken önemli bir konu, aktif birer ebeveyn olmaya çalışırken aynı zamanda hayatımızın dengesini de kaybetmemek. Aktif ebeveynlik uygulayayım derken çocuklarımızı bir aktiviteden diğerine koşuşturan, tüm hayatını sadece çocuğunun mutluluğuna adayan bir anne ve baba olmak bizleri aktif bir ebeveyn değil "taksi/şoför ebeveyn" haline getirir.

Şunu unutmamalıyız ki, çocuklarımızın ihtiyaçları herseyden önce gelir. Hayatımızı onların ihtiyaçlarına göre yönlendirmek ne kadar doğru ise, hayatımızı tamamen onları mutlu etmeye çalışmak ve onların isteklerine göre yönlendirmek de bir o kadar yanlış ve zararlıdır. Sürekli olarak çocuğumuzun isteklerine göre tüm aile yaşantımızı yönlendirdiğimizde, ona hayatın onun etrafında döndüğü izlenimini veririz. Ancak her ne kadar bizim yaşantımız onun etrafında dönse de hayat onun etrafında dönmeyecektir. İleride de çocuklarımız ciddi hayal kırıklıklarıyla yüz yüze gelecek, mutsuz ve huzursuz bireyler olarak yetişeceklerdir.

Bu sebeple, anne ve babalar olarak önceliklerimizi iyi belirlemeli, çocuklarımızla bir şeyler paylaşmalı, beraber kaliteli zaman geçirmeye önem vermeliyiz. Tabi hayatımızın dengesini bozmadan ve onlara hayatın onların etrafında döndüğü izlenimini vermemeye çalışarak...

Kolay gelsin!














Hiç yorum yok:

Yorum Gönder